Mart 12, 2008

DeLiCHoN uRBiCa(*)


Canınız sıkıldığında, içiniz daraldığında, nefes alamaz olduğunuzda ne yaparsınız?





Ben küçükken O zamanlar Kütahya'da otururken
Sıkılıp bunaldığım zamanlarda açardım perdelerimi sonuna kadar
Bulutları izlerdim çoğunlukla...
Onlara isim verme veya bazı şekillere sokma hevesimden değil
Sadece özgürce dolaştıkları için hayrandım onlara
Ve her şeye rağmen beyaz kalabildikleri için...
Ama en çok Nisan aylarını severdim
Çünkü küçük, minicik neşe kaynaklarım gelirdi
Tüm semayı kaplarlardı
Pencerem çok büyük değildi ama onlar geldiğinde büyüyor genişliyordu sanki
Ne kadar canım sıkkın olursa olsun
Onları izlediğimde her şeyi unuturdum
Onların her kanat çırpışında benim üstüme çöken sislerde dağılırdı
O küçücük kanatlar nasıl bu kadar güçlü olabiliyordu
Minik kırlangıçlarım...



Onları ne kadar seviyorsam bir o kadar da kıskanırdım aslında
Bu kadar özgür bu kadar neşeli uçabildikleri için
Gözlerimi kapar onların arasında onlarla beraber oynadığımı hayal ederdim
O kadar hızlı yükselip birden dalışa geçerlerdi ki
İçimi bir ürperti alırdı düşününce
Sanki saklambaç oynarlardı birbirleriyle
Ebelerin işi pek zordu...
Ama yine de en sevdikleri oyun kovalamacaydı sanırım
Bir kere kaçmaya karar verdiler mi yakalayabilene aşkolsun
Takip bile edemezdiniz gözlerinizle...
Yorulur ama asla bıkmazdım onları izlemekten...


Ben ne zaman canım sıkılsa aylardan Nisan olmasını dilerdim
Ve her Nisan'da hayatımı tazelerdim...
(*)Ev Kırlangıcı

Hiç yorum yok: